25 Eylül 2012 Salı

dinle burayı!


Ziller benim için çalıyor!

Güzel bir 17 Eylül sabahı ziller çalmaya bir başladı…. Sonra benim hayatımın merkezinde daha uyarıcı bir ses kalmadı. Ne telefonlar, ne çocuk sesleri, ne kornalar... Kıçımı sandalyeye koymamla başka bir zil çalıyor. Pis bir döngü haline geldi.
Ya hanım kızım... Bütün bir yazı ağustos böceği gibi devire devire harcar mısın, şimdi bir kutu nebati yağa bakarsın işte. 

Zaten çok süper bir ders programım var. Pazartesi ve cumaları 8 saat. Haftaya önce bir tokatlayıp başlatıyorlar, cuma da eve pestilimi gönderiyorlar. Performansım arap atlarınınki gibi, yoruldukça açılıyorum. Maşallah.

Yavrularımı görseniz, boy boy. En azmanından en pasifine, sevdim kerataları. Tek sorun, farklı seviyelere girdiğim için bir nevi kişilik bölünmesi/parçalanması/çalkalanması/örselenmesi yaşıyorum. Bir gruba "arkadaş öğretmen" moduna girip, ergen ruhlarına hassasiyetle yaklaşmaya uğraşırken, başka bir sınıfa "höt zöt öğretmen" modunda giriyorum. Bir başkasına şebeklikler ebleklikler yapıcam diye hayattan soğurken, ötekine "ağırbaşlı, mürebbiye topuzlu hocanım" oluyorum.

Her yanım çocuk; uçan, kaçan, zıplayan, fırlayan... Kariyer yaparım herhalde ben, çocuktan bariz vazgeçtim. 

Geçen gün bahçede nöbetçiydim. Her yer minnacık velet. Koşma atlama dur hey derken dalağım şişti, sonra birden yağmur başladı. Bunları içeri kovalamaya başladım. Bayağı kovalamaya başladım yani. Hani tavukları piliçleri önünüze katıp kümese sokmaya uğraşırsınız ya, aynen öyle. Üçünü beşini sokuyorum, koltuk altımdan oramdan buramdan fırlayıp bahçeye kaçıyorlar. Onların peşine düşerken içeri tıktıklarım kaçıyor. Delirdim. 

İşin tiksindirici yanları da var. Her gün laylon çorap giymekten ayak kokusu problemi baş göstermeye başladı. Hayatıma teneffüs gibi telaffuz etmeyi hiç sevmediğim bir kelime yerleşti. Ha bi de çayı spor olsun diye her teneffüs bardağıma koyuyor, zil mütemadiyen çaldığı için de öylece bırakıp gidiyorum. Bu sebeple çaydan da tiksindim.

Sonuç olarak;

Tamam artık susuyoruz!
Dinle burayı!
Arka taraf! vb. cümleler kuruyorum.

Klişelere alerjisi olan ben, klişelerin kraliçesi olarak arz-ı endam ettikten sonra huzurlarınızdan şimdilik ayrılıyorum. Siz zili çalın, ben gelirim.

1 yorum:

Yorumu olan insanlara bayılırız biz.